Tarımın GSYH'deki payı 1998'de yüzde 20 iken bugün yüzde 5,5’e düştü. Çiftçi yaş ortalaması ise 58. Milyonlarca hektar tarım arazisi kaybedildi.

Ekonomiye katkısı giderek azalan tarım sektörü, yaşlanan çiftçi nüfusu, kaybedilen tarım arazileri ve artan dışa bağımlılık sonucu kritik bir eşikte bulunuyor.

Finansal Piyasalar Uzmanı İris Cibre’nin sosyal medya üzerinden yaptığı uyarı, Türkiye’de tarım sektörünün içinde bulunduğu yapısal sorunları yeniden gündeme taşıdı. 1998 yılında Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) içinde yüzde 20 paya sahip olan tarım sektörünün 2024 itibarıyla bu oranı yüzde 5,5’e geriledi.

GMİS: "Müesseselerimizde üretime devam edilmektedir"
GMİS: "Müesseselerimizde üretime devam edilmektedir"
İçeriği Görüntüle

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) yıllar itibarıyla sektörlerin GSYH içindeki dağılımını gösteren verilerine göre, tarımın payı son çeyrek yüzyılda düzenli biçimde geriledi. 1998’de sanayi ve imalatla birlikte ekonominin üç temel sacayağından biri olan tarım, bugün bilgi-iletişim ve finans gibi hizmet sektörlerinin gerisinde kaldı.

YENİ ÇİFTÇİ YETİŞMİYOR, YAŞ ORTALAMASI 58

Cibre, paylaşımında çarpıcı demografik verilere de yer verdi. Buna göre Türkiye’de çiftçilerin yaş ortalaması 58’e ulaşmış durumda. Gençlerin tarıma yönelmemesi, tarım eğitimi alanların oranının düşük kalması ve kırsal kalkınma desteklerinin yetersizliği nedeniyle yeni nesil üretici bulmak giderek zorlaşıyor.

MİLYONLARCA HEKTAR TARIM ARAZİSİ KAYBEDİLDİ

Bir diğer önemli sorun da tarım arazilerinin kaybı. Resmi verilere göre 2000’li yılların başından bu yana Türkiye’de tarım alanlarında ciddi bir daralma yaşanıyor. İmar faaliyetleri, sanayi yatırımları ve maden projeleri nedeniyle milyonlarca hektar verimli tarım arazisi üretim dışına çıktı.