Depremin vurduğu Hatay'da, 35 yaşındaki epilepsi hastası Mustafa Sarıgül, 149'uncu saatte kurtarıldı. Sarıgül, kendisini kurtaran ekiplerden lahana turşusu istemesi hem duygulandırdı hem güldürdü. 

Kahramanmaraş'ta art arda meydana gelen iki büyük depremin ağır yıkım yarattığı Hatay'ın merkez ilçesi Antakya’daki 6 katlı Mutlular Apartmanı yıkıntılarının arasında hayat belirtisine rastlayan ekipler, ısı ve ses teması kurulmasının ardından çalışmalarını burada yoğunlaştırdı.

Takviye ekiplerinin de sevk edildiği enkaz altında olduğu saptanan ve sağlık durumu iyi olan epilepsi hastası Mustafa Sarıgül ile iletişim kuruldu. Sarıgül, çalışmaların 149'uncu saatinde sağlıklı olarak enkaz altından çıkartıldı. Sessizlik içerisinde ambulansa götürülüp hastaneye sevk edildi.

GMİS: Terörü lanetliyoruz GMİS: Terörü lanetliyoruz

'BÜTÜN SOKAĞIN SESİNİ KESEREK ULAŞTIK'

Sarıgül'ü kurtaran grupta yer alan İnsan Hak Der ekibinde görevli Yusuf Sinan, kurtarma anında yaşadıklarını anlattı. Acil yardım ekibi olarak bölgede bulundukları sırada enkazda görevli komutana herhangi bir ses ya da ısı alıp almadığını sorduğunu aktaran Sinan, olumlu cevap aldığını kaydetti.

Sinan, 9 kişilik ekiple sesi dinlemeye başladıklarını anlatarak, "Yukarı çıktık. Sesi alırken ben orada bir delik gördüm. Delikten kafamı içeriye soktum ve 3-4 kez bağırdım. Sonra uzaktan bir ses aldım. Daha sonrasında bütün sokağın sesini kesip, yanımdaki kepçe operatörü kardeşimle sesini net bir şekilde aldık" diye konuştu.

'BİZE ŞARKI SÖYLEDİ'

Bunun üzerine hızlı bir şekilde çalışmaya başladıklarını dile getiren Sinan, "Sese göre ilerledik. 4-5 saat sonra Romanya ekibi geldi. Kardeşçe çalışma yaptık. Elhamdülillah, herhalde 12 saat oldu. Mustafa kardeşim kendi isteğiyle bize şarkı söyledi. Sohbet ettik. Ben Trabzon Çaykaralıyım. 'Lahana.' dedi. Lahana üzerine bir saat sohbet ettik. Ben 'Lahana çorbası.' dedim. O, 'Lahana turşusu.' dedi. 'Arkada 3 lahana turşusu var. Onu çıkarın da yiyelim.' dedi. Çıkaramadık lahana turşusunu. Burada kaldı. Başka zaman inşallah onunla beraber oturup yeriz." ifadelerini kullandı.

Editör: Abdullah KARABACAK